HİKAYEMİZ

Hikayemiz, 1909 yılında Midilli’nin İpyoz (İppeios) köyünde doğan büyük dedem Halim Kasapoğlu ile başlar. 1914-1916 arasında süren Yemen Savaşı’nda babasını kaybeden 14 yaşındaki Halim dedemiz, küçük kız kardeşi ve annesi ile birlikte İpyoz köyündeki zeytinliklerini ve arazilerini ekip biçerken, 1923’teki Mübadele ile Midilli’den Ayvalık’a gelir. Bütün mal varlıklarını Midilli’de bırakmak zorunda kalan Halim Dedemiz, mübadele kanunları gereğince Midilli’deki arazilerine karşılık olarak Ayvalık’ta verilen yeni zeytinlikler ile hikayeyi devam ettirir.

Halim dedemiz, hem kız kardeşini ve annesini korumak, hem de bütün mal varlıklarını Midilli’de bıraktıkları için geçim derdi ile uğraşmak zorundadır. Zamanla kendi ailesini kurar, ticaret hayatına atılır ve zeytinliklerini büyütmeye başlar. Öldüğü 1983 yılına kadar kendi zeytinliklerinden zeytinyağı üretir ve satar. Kendisinin zeytinliklerin içinde yaptığı ve yandaki fotoğrafta görebileceğiniz iki katlı evi (yöresel isimle; dam) yapıp, zeytin toplama dönemlerinde, zeytin toplayan işçiler (yöresel isimle; tayfalar) ile birlikte orada kalmıştır.

Halim Dedemizin üç kızı olur ve ortanca kızı olan babaannem, fotoğrafta gördüğünüz İlhan (İtkü) dedemle 1967 evlenip, ikinci kuşak olarak Ayvalık’ta, hem ticaret hayatını devam ettirir hem de zeytinyağı işini büyütürler. Halim dedemizle başlayıp, babaannem ve İlhan dedemle devam eden daha sonra babama ve babamdan da bana geçen bu zeytinyağı serüveni dört kuşaktır böyle devam etmektedir.

Ben ise halen Bilkent Üniversitesi’nde İşletme Bölümü öğrencisiyim. Aileden gelen bu işe ve Ayvalık’a her daim hayran kalmışımdır. 3 Kuşak boyunca kendi zeytinliklerimizden özenle üretilen kaliteli zeytinyağımızı toptan olarak satmanın dışında, kendi markamız ile herkes tarafından da duyulması hep hayalim olmuştur. Bu nedenle; ben de ailemizin zeytinyağı işini büyütebilmek, devam ettirebilmek ve yıllardır hazırda var olan kalitesini daha da artırabilmek için ailenin ortak kararıyla Oliestia markasını kurdum.